Kanal İstanbul: İstanbul'un Geleceğine Yönelik En Büyük Tehdit Mi?

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), bilim insanlarının İstanbul'un geleceğine en büyük tehdit olarak nitelendirdiği Kanal İstanbul projesi hakkında kapsamlı bir bilgilendirme toplantısı düzenledi. İstanbul Planlama Ajansı (İPA) ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıda, projenin İstanbul'a olası etkileri ele alındı.

Kanal İstanbul Projesi Nedir?

Kanal İstanbul, Karadeniz ile Marmara Denizi arasında yeni bir yapay suyolu oluşturmayı amaçlayan mega proje olarak lanse ediliyor. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “çılgın proje” olarak duyurduğu Kanal İstanbul, İstanbul Boğazı’ndaki deniz trafiğini azaltma hedefiyle planlanmış olsa da, uzmanlar projenin çevresel, ekonomik ve sosyal etkileri konusunda ciddi uyarılarda bulunuyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, bilim insanlarının ve teknik uzmanların projeye dair görüşlerini almak istediklerini ancak bu konuda sessizlikle karşılaştıklarını belirtti. Proje hakkında olumlu görüş bildiren bilim insanlarının kamuoyuna açıklama yapmaktan kaçındığına dikkat çekti.

Kanal İstanbul’a Yönelik Eleştiriler

 

anal İstanbul projesi, çeşitli açılardan eleştirilere maruz kalıyor. İşte uzmanların en büyük endişeleri:

1. Çevresel Etkiler

Su Kaynaklarının Tehlikeye Girmesi: Projenin hayata geçirilmesi halinde Terkos Gölü ve Sazlıdere Barajı gibi önemli su kaynakları zarar görebilir.

Ekosistemin Bozulması: Marmara Denizi’nin ekosisteminde geri dönüşü olmayan tahribatlar meydana gelebilir.

Deprem Riski: İstanbul’un zaten büyük bir deprem tehlikesi altında olduğu göz önüne alındığında, böylesine büyük çaplı bir inşaatın zemini olumsuz etkilemesi kaçınılmazdır.

2. Ekonomik Etkiler

Maliyet: Kanal İstanbul’un tahmini maliyetinin 75 milyar TL’yi aşacağı öngörülüyor. Bu maliyet, Türkiye’nin mevcut ekonomik durumu göz önüne alındığında ağır bir yük getirebilir.

Emlak Rantı: Proje, belli grupların emlak rantı elde etmesine zemin hazırlayabilir.

Ticari Kullanım: Kanalın uluslararası hukuk açısından nasıl bir işleyişe sahip olacağı ve uluslararası gemilerin kullanıp kullanmayacağı hala belirsizliğini koruyor.

3. Sosyal ve Demografik Değişimler

İstanbul’un Nüfusunu Artırma Riski: Uzmanlar, Kanal İstanbul’un çevresinde yeni yerleşim alanları oluşturulması durumunda İstanbul’un nüfusunun en az 1.5 milyon kişi artabileceğini öngörüyor. Bu da zaten yoğun olan şehirleşmeyi ve trafik sorununu daha da büyütebilir.

Tarım Alanlarının Yok Edilmesi: Projenin geçeceği bölgeye baktığımızda, verimli tarım arazilerinin zarar göreceği aşikar.

İBB ve Ekrem İmamoğlu’nun Tavrı

 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kanal İstanbul projesine karşı mücadeleyi sürdüreceklerini açıkladı. İBB tarafından yapılan çalıştaylara ve bilgilendirme toplantılarına merkezi hükümetin ve projeye destek veren bilim insanlarının katılmadığını vurguladı.

İmamoğlu, projeye olumlu görüş bildiren bilim insanlarının neden kamuoyuna açıklama yapmaktan kaçındığını sorgularken, İstanbul’un geleceğini tehdit eden bu tür projelerin bilimsel temele dayalı, şeffaf bir şekilde tartışılması gerektiğini belirtti.

Kanal İstanbul Projesi Gerçekten Gerekli mi?

Projeyi savunanlar, Kanal İstanbul’un İstanbul Boğazı’ndaki gemi trafiğini rahatlatacağını ve ekonomik olarak katkı sağlayacağını iddia ediyor. Ancak gerçekler, bu argümanları desteklemekte

İstanbul Boğazı’ndan geçen gemi sayısının son 15 yılda düştüğü göz önüne alındığında, yeni bir kanala ihtiyaç duyulmadığı belirtiliyor.

Türkiye’nin mevcut ekonomik krizden geçerken böyle yüksek maliyetli bir projeye yatırım yapmasının akılcı olmadığı uzmanlar tarafından ifade ediliyor.

Denizcilik uzmanları, Kanal İstanbul’un jeopolitik ve uluslararası hukuki statüsünün netleşmemesi halinde ticari anlamda başarısız bir proje olacağını öne sürüyor.

 İstanbul’un Geleceği İçin Kanal İstanbul’a Karşı Mücadele

İBB ve bilim insanları, Kanal İstanbul’un İstanbul için büyük bir tehdit oluşturduğunu ve projenin derhal iptal edilmesi gerektiğini savunuyor.

İBB’nin düzenlediği bilgilendirme toplantıları, projeye dair bilinçlenmeyi artırmak ve kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla devam edecek. Ancak, hükümetin projeye dair sessizliği ve eleştirileri görmezden gelmesi gelecekte daha büyük tartışmalara yol açabilir.

 İstanbul halkının da bu sürece katılım göstermesi ve gelecek nesiller için şehrin doğal dokusunu ve yaşanabilirliğini koruma sorumluluğunu üstlenmesi gerektiği vurgulanıyor. Kanal İstanbul,  İstanbul’un geleceğini tehdit eden bir rant projesi mi yoksa gerçekten gerekli bir altyapı yatırımı mı? Bu sorunun yanıtı, şeffaf ve bilimsel bir tartışma ortamında verilmelidir.

 

kanal istanbul kanal istanbul nedir kanal istanbul projesi nedir kanal istanbul süreci bilgilendirme toplantısı kanal istanbul projesi